Çalışanların kriteri değişti! Fiziki iş yeri tercih edilmiyor

2023 Küresel İnsan Kaynakları Trendleri Raporu'na göre artık çalışanlar unvanları önemsemiyor. Çalışanlar, mevcut iş tanımlarının dışında ekip ve projelere odaklanarak iş yeri seçimi yapıyor. Yalnızca yüzde 15 katılımcı fiziki bir iş tasarımının şirketin geleceğini yaratmada etkili olduğu görüşünde.

Güncelleme:

Deloitte, ‘iş’in yeniden tanımlandığı bir süreçte şirketlerin insan kaynağının ve bunu etkileyen faktörlerin dönüşümünü araştırdı. 2023 Küresel İnsan Kaynakları Trendleri Raporu, işteki iş gücündeki ve iş yerindeki’ keskin değişime ışık tutuyor. Çalışanlar iş yerlerini seçerken artık unvanlara değil, şirket politikalarına göre karar veriyor.

Araştırmaya 10 bin yönetici katıldı

105 ülkeden 10 bin üst yöneticinin yer aldığı araştırmada, katılımcılar geleneksel olarak iş kurallarını belirleyen sınırların ortadan kalktığı görüşünde. Üst yöneticilerin yüzde 87’si şirketlerin başarılı olması için doğru iş modelini bulması gerektiğine inanıyor ancak sadece yüzde 24’ü şirketlerin bu konuda adım atmaya hazır olduğunu söylüyor. Yüzde 59’u iş gücü modellerini yeniden tasarlamak için sonraki adımlara odaklandıklarını belirtiyor.

Araştırmada dikkat çeken başlıklar

  • Pek çok kişi ‘çalışmayı’ tanımlayan ‘iş ve görev’ kavramlarının modasının geçtiğine inanıyor. Araştırmaya katılan yöneticilerin yalnızca yüzde 19’u ve çalışanların da yüzde 23’ü geleneksel iş tanımlarının doğru olduğunu düşünüyor. Yöneticilerin yüzde 63’ü çalışanların mevcut iş tanımlarının dışında ekip ve projelere odaklandığını, bunun da kavramların anlamını değiştirdiğini söylüyor.
  • Katılımcıların yüzde 93’ü, işi tanımlayan sınırlarda kalmanın şirketlerin başarısını etkilediğini belirtiyor. Bu görüşü savunanlar katı iş tanımlarının, çalışanların ve şirketlerin çevikliğini ve yenilik yapma becerilerini sınırlayacağı görüşünde.

Çalışan unvandan çok projeye odaklanıyor

  • Günümüzün çevrimiçi ve birbirine bağlı dünyasında şirket politikalarıyla ilgili farkındalık, çalışanların iş yeri tercihlerini belirliyor. Deloitte’un araştırmalarına katılan 5 Z kuşağından 2'si ve yine 5 Y kuşağından 2’si, değerleriyle örtüşmediği için bir işi veya terfi edilmeyi reddettiğini belirtiyor. 3’te 1’i çalıştığı şirket kendi değerlerine uygun değilse bir iş bulmadan ayrılıyor. Buna karşılık, net bir amacı veya misyonu olan kuruluşlar ise insan kaynağını daha kolay kazanıyor. Araştırmaya katılan yöneticilerin yarısı, amacı olan şirketlerde çalışanların aidiyetinin arttığını ve mutlu olduğunu ifade ediyor.
  • Çalışanlar da kendilerine ve hayat görüşlerine uygun işler yaptıklarında mutlu ve üretken olduklarını, unvanların kendileri için çok önemli olmadığını söylüyor.

Çalışanların yüzde 64'ü sadece şirket ortakları için değil, çalışanlar ve toplum için de değer yaratan bir şirkete daha fazla ilgi duyacaklarını ve bu şirkette çalışmaya devam edeceklerini belirtiyor.

Çalışanlar ‘fiziki iş yerini’ reddediyor

  •  Katılımcıların yüzde 46'sı, beceri temelli bir kuruma dönüşmenin önündeki en büyük engel olarak eski zihniyet ve uygulamaları gösteriyor.
  • Pandemi öncesinde bile popüler olan işe uzaktan erişim imkânı çalışanların tercihlerinde önemli rol oynuyor. Katılımcıların yalnızca yüzde 15’i fiziki bir iş tasarımının şirketin geleceğini yaratmada etkili olduğu görüşünde. Birçok çalışan artık işini nerede yapacağını belirlemeyi devredilemez bir hak olarak görüyor.
Yorumlar
Kalan Karakter 800