Kafanda Devamlı Sonuca Varmayan Düşünceler Dönüyorsa: Overthinking

Bir türlü sonuca varamayan düşünceler devamlı dönüyor mu kafanın içinde, “atlı karınca dönüyor, dünya durmadan dönüyor, yalnız dönmeyen sensin bana” der gibi. Uykuya dalacakken geçmiş gelecek düşünceleri, analizler, ya olursa ya olmazsalar, bol zihin yorgunluğu, bitkin uyanışlar...

Bunun bilimsel adı da konmuş, “Overthinking-Aşırı Düşünme”: Herhangi bir şey hakkında yararlı olmaktan ziyade zihin yorgunluğuna sebebiyet veren, tekrar tekrar döndürsen de neticesi olamayan, ruhuna iyi gelmeyen takıntılı düşünceler olarak da ifade edilebilir. Kısacası, overthinking, bir durumu, olayı ya da olasılığı tekrar tekrar analiz etmek, zihinde kurmak ya da sürekli sorgulamak anlamına geliyor.

Aşırı düşünen kişiler kendilerini sıkışmış hissedebilir ya da hiçbir eylemde bulunamayacak durumda bulabilirler. Kişinin sürekli düşündüğü konuyu aklından çıkarması ya da başka bir şeye konsantre olması ona zor gelebilir. O zaman da şunu sormalı:

Ben gerçekten aşırı düşünen miyim? Öyle ise bunu durdurup hayatımı nasıl yaşarım?

Aşırı Düşünme Belirtileri:

  • Aynı konuya tekrar tekrar dönüyor, o anı tekrar yaşıyor, yeniden yorumluyor, hatta kurguluyorsan
  • Sürekli analiz etme isteği varsa, zihin sürekli yeni ihtimaller üretiyorsa
  • Ya yanlış karar verirsem endişesi kafanda büyüyorsa, kararsızlığın kronikleşiyorsa
  • Gece sessizliğinde zihnin yine o konuya dalıyor, sen uykuya dalamıyorsan aşırı düşünüyor olabilirsin.

Kafanda Devamlı Sonuca Varmayan Düşünceler Dönüyorsa: Overthinking resim: 0

Günlük Yaşamdan Örneklerle Overthinking:

  • İlişkilerde: “Bana öyle dedi, ama gerçekten ne demek istedi?” Birinin söylediği basit bir sözü defalarca düşünmek, altında gizli bir anlam aramak. “Mesaj attım, gördü, ama cevap yazmadı… Acaba bir şey mi oldu?” Karşı tarafın davranışlarını sürekli yorumlayıp, olumsuz senaryolar kurmak.
  • İş yaşamında: “Toplantıda bunu söyledim, yanlış mı anlaşıldım?” Geçmişte yaşanan bir anı tekrar tekrar düşünerek kendini eleştirmek. “Sunum kötü geçti, kesin herkes benim yetersiz olduğumu düşündü.” Olayı gerçekliğinden uzaklaştırarak abartmak.
  • Sosyal durumlarda: “Selam verdim, ama biraz soğuk karşıladı, bana mı kızgın acaba?" Karşımızdaki kişinin davranışına anlam yüklemek. “Kalabalıkta acaba nasıl görünüyorum, tuhaf mıyım?” Kendini başkalarının gözünden fazlasıyla değerlendirme çabası.
  • Karar verirken: “Bu elbiseyi mi alsam yoksa diğerini mi? Ama şu indirimi kaçırırsam?” Küçük bir kararı bile sonsuz seçenek arasında büyütmek. “Bu kararı verirsem hayatım nasıl etkilenir?” Basit kararları bile hayati hale getirerek hareketsiz kalmak.
  • Zihinsel gece mesaisi: Gece yatağa yattığında zihnin susmaz, analizler, hesaplar dönmeye başlar. O anlarda beden dinlenmeye çalışırken zihin mesaiye başlar. Uyku kaçtıkça analiz derinleşir. Gündüz bastırılan düşünceler gece sessizlikte su yüzüne çıkar. Kontrol etme ve çözme isteği uykudan daha baskın hale gelir.

Overthinking Durdurulabilir mi? Nasıl?

Bu basit bir süreç olmayıp aşırı düşünmekten bilinçli düşünmeye geçmek kolay değildir.

Bazı düşünceler akılcı iken diğerleri endişe veya diğer olumsuz duygulardan kaynaklanıyor olabilir. Olumsuz düşünceleri tekrarlamanın ve onlardan sonuçlar çıkarmanın bize olumlu bir şey sağlayıp sağlamadığını kendimize sormalıyız. Kafamızın içinde çok fazla zaman geçirmek, düşüncelerimizi gözden geçirmek ve tekrarlamak, sonunda kendimizi sıkışmış hissetmemize neden olur. Düşünmeye ara vermek faydalı olabilir, ancak bunun yalnızca geçici bir çözüm olduğu da unutulmamalıdır.

Denemeye değer bazı öneriler

  • Düşünceleri yazarak zihninden atmaya yardımcı olmak. Yazmak iyi gelebilir, kendini daha iyi tanımanı sağlayabilir. Düşüncelerini günlüğüne kaydedebilirsin.
  • Doğada sahilde yapılan yürüyüşler, nefes egzersizleri, sevdiğiniz müziği dinlemek zihni susturmanın güçlü araçlarından biri olabilir. Düşünce sarmalını fark ettiğinde zihnine kuvvetli bir “DUR” demeyi denemek. Bu döngüyü bölüp yeni bir farkındalık penceresi açabilir. 
  • Kendine “şu an ne hissediyorum” diye sorabilirsin. Düşünceler buzdağının görünen kısmıdır; altında çoğu zaman korku, suçluluk ya da öfke yatar. Duyguyu fark ettiğinde düşünce de çözülür.
  • Zihin “yatağı düşünme yeri” gibi kodladıysa, her yatışta aynı döngü başlar. Bu durumda uyuyamazsan bir süre sonra yataktan kalk, başka bir odada loş ışıkta bir dergi oku ya da sıkıcı bir şey dinle. Uykun gelince yatağa dön. Bu, zihnin “Yatak demek uyku demek” kodlamasını geri kazandırır.
  • Tekrarlayan düşüncelere saplandığını fark ettiğinde dikkat dağıtacak bir şey bul
  • Yapmaktan keyif aldığın aktivitelere yönel, keyifli şeylere odaklan

Destek almak gerekir mi?

Şayet,

  • Zihnin hiç susmuyorsa, geceleri uyuyamıyorsan, karar veremiyorsan bu sadece aşırı düşünme olmayabilir. Aşırı düşünme, bazı durumlarda kaygı bozukluğu, travma sonrası stres gibi süreçlerin bir yüzeysel belirtisi olabilir.
  • Günlük hayatın etkileniyorsa
  • Uyku düzenin bozulduysa
  • Sosyal ilişkilerin azaldıysa
  • İç sesin sürekli eleştirelse bir profesyonelden destek alman gerekebilir.

Çaresi Sende

"Şunu yap bunu yapma, bunları yap şunları yapma!" demesi, önerilmesi ne kolay, değil mi? Aşırı düşünmeden çıkış önerilerden belki bir ikisi için "Aa, bunu yapabilirim, hadi deneyeyim, bakalım ne olacak" şeklinde bir yaklaşımı benimseyebilirsin. Denemeler sonrası bu aşırı düşüncelerden kurtulduysan ve her gece tatlı bir uykuya kısa sürede dalabilmeye başladıysan ne güzel!

Binbir düşünceler, hesaplar, analizler akmaya başladığı an, yapabiliyorsan, yaşamış olduğun ve yaşayacağın keyifli şeyleri aklına getir, iyi gelebilir. Özgüvenini geliştir, alınganlık yapma, herkesi memnun etmeye, herkesin seni beğenip sevmesine çalışma, için huzurlu ve rahatsa kim ne derse desin sen kendine inan, savunma refleksine kapılma, kronikleşmiş streslerin, endişelerin, kaygıların varsa bunlardan kurtulmaya bak, zira bunlarla yaşamak bedenini de zihnini de yorar, fasit döngüye girebilirsin.

Önerilenler ne kadar fayda sağlar, bilinebilir mi, sanmam. En akılcısı yaşamak ne güzel şey diye haykıraraktan, kendini ve hayatı sevesin. Umudun ve yaşam sevincin hep seninle olsun, hiç kaybolmasın, kendine her anlamda yatırım yapasın, stresten uzak durasın ya da stresi yönetebilesin, toksik pozitif insanlardan uzak durasın, biriktirdiğin gerçek dostlarla zamanı ve sofra meclislerini paylaşasın, finansal özgürlüğünü sağlamak için çok ama çok çalışasın, girişimler için de projeler geliştirmeye bakasın hem bugünlerin hem geleceğin için, zira yok hiçbir şeyin reçetesi, sana seni ne iyi hissettirebilir sadece sen bilebilirsin.   

Görmek, işitmek, duymak, düşünmek ve koşmak

Koşmak alabildiğine

Başı dolu, başı boş

Hehehey Taranta-Babu

Hehehey

Yaşamak ne güzel şey

Anasını sattığımın

Yaşamak ne güzel şey

 

Anlayarak bir usta kitap gibi

Bir sevda şarkısı gibi duyup

Bir çocuk gibi şaşarak

                      YAŞAMAK...

Yaşamak:

Birer birer

       Ve hep beraber

                 İpekli bir kumaş dokur gibi...

Hep bir ağızdan

              Sevinçli bir destan

                                       Okur gibi

                                                      YAŞAMAK...

 

Nazım Hikmet

 (Taranta Babu-5. Mektubundan)

1 Temmuz 2025

Heybeliada

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Yorumlar
Kalan Karakter 800
EKREM ÜLKÜ
Teşekkürler sevgili Fethi. Yine ilginç bir konu bulmuşsun. Farklı bakış açıları, farklı görüşler. Yararlandım. Sevgiler