Fethi Denizmen yazdı: Memorandum of understanding

82’nin ilk günleri, Pakistan’ın Karachi limanında yerel gemi sahipleri ve işleticileriyle görüşmelerimin öncesinde, düşünceler içerisinde bir aşağı bir yukarı yürüyorum. İzmir ve Mersin limanlarından uygun navlun verecek ve devamlılık arz edecek gemi temini arayışındayım.

Güncelleme:

82’nin ilk günleri, Pakistan’ın Karachi limanında yerel gemi sahipleri ve işleticileriyle görüşmelerimin öncesinde, düşünceler içerisinde bir aşağı bir yukarı yürüyorum. İzmir ve Mersin limanlarından uygun navlun verecek ve devamlılık arz edecek gemi temini arayışındayım. 

Seyahate çıkmadan önce bazı adresler temin etmiştim. Randevu taleplerim de olmuştu o devrin süper iletişim aracı telex ile. O yıllar ve sonrasında, başta Pakistan olmak üzere Gaziantep ve yöresinin üretimi nohut ve mercimek ürünlerimize büyük talep vardı. Üretici ve ihracatçılar gemi bulmada zorlanıyorlardı. Bulsalar da navlunlar (taşıma ücretleri) yüksek oluyordu.

Pakistanlıların ana dilleri Urduca olmasına rağmen hemen herkes İngilizce konuşuyordu. Özellikle de resmi yazı dili olarak İngilizceyi mükemmel kullanıyorlardı. İstanbul- Karachi yolunda hostese sormuştum, kaç saat sonra varırız diye… Şanslısınız normalde altı saat olan uçuş bugün beş saat deyince, meraklı bakışlarıma “tail wind” diye cevap verdi. Yani rüzgar arkadan esiyor, uçakta normalden daha hızlı gidiyor!

Yaşam bir alem Karachi’de. Trafikte herkes kornaları otomatiğe bağlamış sanki, araçlar birbirlerini nasıl solluyor, önlerinden geçiyor, ne kadar izlesem çözemedim. Yemeklere ne kadar acı tat veren baharatlar varsa önce onlar konuluyor sonra ne pişirilecekse üstüne geliyor.

Her kültürün apayrı renkleri var ve onları birebir yaşayarak tanımak insana çok şey katıyor. Kendi renkliliğin artıyor, dünya görüşüne vizyonuna katkı sağlıyor.

Bir iki armatör firma ile görüşmem sonrasında güzel vaatler almama karşın elimde yazılı hiçbir şey yoktu. Tamam, inşallah, neden olmasın, siz müracaat edin o günkü duruma göre bakarız gibi sözler sadece. Mamafih tam da aradığım özellikte gemileri olan bir özel şirketin ticaret müdürü, Capt. A. Shah ile uzun sürecek dostluğumuzun ilk başlangıcını kurmuştum, tabii iyi niyet sözleri ile. Sonrasında yıllar yılı harika bir iş birliğimiz olmuştu.

Son randevum bir devlet firmasıylaydı. Baktım görüşmelerden yazılı bir netice yok son bir teşebbüsle bir şekilde genel müdürlerine ulaştım. Belli yaşın üzerinde, babacan tavırlı hoş sohbet adam, baktı karşısında genç ve fazla tecrübesi olmayan biri yani bendeniz, sekreterini çağırdı. Yaz kızım diye başladı söze.

İlk sözcüğü “Memorandum of Understanding” oldu. İlk kez duyuyordum zira, anında sordum “ne demek bu’’ diye. Sabırlı ol ve izle, göreceksin ne olduğunu dedi cevaben.

Uzun uzun cümleler ve paragraflarla üç sayfalık niyet mektubu. Arzulanan, yapılabilecek projeleri de kapsayan dört dörtlük bir yazı. Karşılıklı imzaları attık, koydum yazıyı dosyama içim rahattı. Hem bu bölgenin insan davranışlarını, olaylara bakış açılarını anlamış hem de çantamda imzalı kaşeli bir belge vardı. Niyeti ne olursa olsun…

Memo kelimesi ve memorandum of understanding sözcüğü unutulmaz bir şekilde yerleşmişti belleğime. Kim bilir belki de yıllarca süren iş birliğimizin bir başlangıcı olduğu içindi bu çift taraflı imzalanan iş birliği niyet zaptı!

Aradan çok yıllar geçti. Bu geçen yıllar içerisinde birkaç kez kullanmışlığım olmuştu MOU’yu, ancak çok değişik bir şekilde kullandığım anımı anlatmadan geçemeyeceğim. Uluslararası bir proje kapsamında yerli yabancı tarafların ilk kez yapacağı toplantı da bir grup adına toplantıyı izlemem istenmişti.

Geç vakte kadar süren toplantıda konuşmacılar ve konuşulanlarla ilgili notlar almışım. Evde geçtim bilgisayarın başına, attım başlığımı “Memorandum of Understanding “diye ve aldığım notları, konuşmacıların söylediklerini, bende kalan izleri ile detaylı olarak yazarak tüm toplantıya katılanlara e-posta ekinde işbu toplantı niyet zaptını gönderdim.

Başta toplantıyı organize eden şirket CEO’su olmak üzere her tarafın temsilcilerinin ısrarlı davetleri sonucunda bir yıldan uzun süren haftalık toplantıların hemen hepsine davet edildim yeni MOU’lar yazma adına.

Nedir bu Memorandum of Understanding (MOU) tam olarak anlatır mısın derseniz; bir nevi niyet ya da mutabakat zaptı taraflar arasında uyumlu iradelerini ifade eden yazılı bir anlaşma da denilebilir. Bu belge aynı zamanda ortak bir eylem çizgisinin amacını detaylandırmaktadır. Tarafların ortak hedeflerine devam etmeyi kabul ettiklerini ifade etmelerinin bir yolu olarak da düşünülebilir. Bir MOU tarafların bir anlaşmaya vardığını ve ilerlemeye hazır olduğunu gösterebilir. Her ne kadar yazılı ve imzalı bir belge bağlayıcı olmasa da...

MOU en çok uluslararası ilişkilerde ve iş görüşmelerinde de yaygın olarak kullanılır.

Bir de Letter of Intent (LOI) vardır. Yani tam karşılığı Niyet Mektubu. Bir tarafın diğeriyle iş yapmak için ön taahhüdünü bildiren olası bir anlaşmanın ana şartlarını özetleyen mektup.

 

31 Ocak 2022

Suadiye

 

Memorandum of Understanding: 4 Reasons You Need One (contractscounsel.com)

 What is a Memorandum of Understanding (MOU)? | LegalVision

 Memoranda of Understanding | Not-for-profit Law @ Justice Connect (nfplaw.org.au)

Yorumlar
Kalan Karakter 800
Cemal Çalımer
Niyet mektubunu biliyordum ama MOU yu bilmiyordum tesekkurler eline saglik