İyileşmenin ve Başarının Gizli Mimarı: ORTAM

İşte tam da bu noktada elimizde oyunun gidişatını değiştirebilecek güçlü bir koz vardır: ORTAM.

Mesela bir bağırsak probleminiz var diyelim. Bağırsaktaki bakterilerin yaşadığı bir “ortam” vardır ve bu ortamın pH değeri, hangi bakterilerin çoğalacağını belirler. Doktorunuzun verdiği ilaçları kullanırsınız, şikâyetleriniz geçer… ama yediklerinizi, içtiklerinizi değiştirmezseniz, bakterilerin ortamı aynı kalır. Bir süre sonra sorun yeniden ortaya çıkar.

Aynı durum kronik sistitte de geçerlidir. Tedavinizi olursunuz, ama hâlâ asidik besleniyorsanız, bölgedeki ortam düzelmemiştir. Sonuç? Rahatsızlık geri gelir.

Veya sigarayı bıraktınız… Her şey yolunda giderken kendinizi tekrar aynı sigara içen arkadaş grubunda bulursunuz. Bir bakarsınız, “sadece bir tane” diyerek başa dönmüşsünüz.

James Clear, Atomik Alışkanlıklar kitabında motivasyonun geçici, ortamın ise kalıcı olduğunu söyler. Ona göre, hedeflerinize ulaşmak istiyorsanız önce ortamınızı değiştirmeniz gerekir. Egzersize başlamak mı istiyorsunuz? Daha çok spor yapan insanlarla vakit geçirin. Spor salonuna gidin, spor yapmasanız bile orada bulunun. Spor mağazalarını gezin, turnuvaları izleyin… Kısacası sporu hayatınızın doğal bir parçası haline getirin.

Bir de meşhur söz vardır: “Çevrendeki en yakın beş kişinin ortalamasısın.” Bu, basit ama güçlü bir gerçeği hatırlatır: Çevremizden düşündüğümüzden çok daha fazla etkileniriz. Beslenme alışkanlıklarımız, yaşam enerjimiz, hareket kabiliyetimiz, hatta finansal tutumlarımız bile çoğu zaman bu yakın çevrenin bir yansımasıdır.

İşte bu yüzden, hem bedenimizin içinde hem de dışında yatırım yapacağımız en değerli şey, sağlıklı bir ortam kurmaktır. Çünkü motivasyon geçer, ama ortam kalır. Ve ortam doğru olduğunda, iyileşme de başarı da çok daha kolay gelir.