Bir İşte Çalışırken Rakip Firma İle Konuşmak, Tazminatı Kaybetme Nedeni
Aynı sektörde faaliyet gösteren rakip firmayla irtibatı tespit edilen işçi, patron tarafından işten çıkarıldı. İşçi, hak kazandığı kıdem tazminatının ödenmemesi üzerine işveren aleyhine icra takibi başlattı.
İşçiyi casuslukla suçlayan işveren, icra takibine itiraz etti.
Mahkeme, icra takibini durdurdu. Kıdem tazminatı ödenmemesinden
ötürü mağdur olduğunu iddia eden işçi, soluğu 5. İş Mahkemesi'nde
aldı. İtirazın iptaliyle, takibin devamına karar verilmesi ile icra
inkar tazminatına hükmedilmesini talep etti. Mahkemede savunma
yapan davalı patron ise davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple
feshedildiğini ileri sürerek davanın reddini istedi. Mahkeme
itirazın iptaline ve takibin devamına, icra inkar tazminatına
yönelik istemin ise reddine karar verdi. Kararı, davalı avukatı
temyiz etti. Devreye giren Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, emsal
nitelikte bir karara imza attı.
Casus işçinin kıdem tazminatı hak edemeyeceğinin belirtildiği
Yargıtay kararında, "Somut olayda, dosya kapsamı içeriğindeki
delillerin birlikte değerlendirilmesinden, davacı işçinin,
sözleşmesinin devam ettiği bir tarihte, davalıyla benzer faaliyet
alanındaki şirketle irtibatta bulunduğu anlaşılmaktadır. Dava dışı
şirket yararına çalışma yaptığı ve dava dışı şirketten yüklü bir
miktarda ödeme de aldığı sabittir. Her ne kadar haksız rekabetin
boyutu ve hangi ticari bilginin dava dışı firmayla paylaşıldığı
gibi hususlar netleşmemiş ise de; açıklanan sabit görülen eylem,
4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-e maddesi uyarınca, doğruluk ve
bağlılığa aykırı davranış niteliğindedir. Bu halde,davacının iş
sözleşmesinin işverence feshi haklı sebebe dayanmaktadır. Davacı
kıdem tazminatına hak kazanmadığından davanın reddine karar
verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.
Kararın bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir." denildi.
Kaynak: İHA