Haber

Günlük yazmanın ruh sağlığına etkileri nelerdir?

Psikoterapist ve Grief Works kitabının yazarı Julia Samuel, çoğu zaman aşırı hızlı ve dijital olan modern dünyada, elle yazılmış bir günlük tutmak kadar basit bir şeyin kafamızı boşaltmaya yardımcı olabileceğine inandığını açıkladı.

Samuel, BBC Radio 4’ün Today programına şunları söyledi: “Hissettiklerimizi yazarken, konuşurken olduğu gibi duygularımızı serbest bıraktığımız kanıtlandı. Aslında günlük yazmak konuşma terapileri kadar etkilidir; duyguları, kaygıları ve stresi düzenlemeye yardımcı olur, hatta bağışıklık sistemimizi, ruh halimizi iyileştirir ve çoğu zaman sorunları çözer.”

Samuel, “Günlüklerin sonradan okunması gerekip gerekmediğine bakılmaksızın, bizi sakinleştiren şey duyguların serbest bırakılması ve yazarak netleştirilmesidir. Düşüncelerinin başkaları tarafından okunacağını bilerek – ya da belki de umut ederek – yazan günlük tutanların da bu rahatlatıcı etkiden yararlanabileceğini düşünüyorum” açıklamasında bulundu. 

Ancak eski doktor Adam Kay, daha geniş bir kitleye yönelik yazmanın, olayları açıklama şeklinizi değiştirdiğini söylüyor. Kay, “Günlüklerim artık çok daha iyi yazılıyor, ancak psikolojik olarak bana daha az yardımcı oluyorlar çünkü bir noktada onları bir yayıncıya e-postayla göndereceğimi çok iyi biliyorum.”  dedi.

Yoğun çalışma hayatının baskılarıyla başa çıkma yolu günlük yazmak

İlk kez 2016 yılında Edinburg’da bir festivalde geçici olarak okuduğu yazılar, o zamandan beri “This Is Going to Hurt” adlı bir kitaba ve aynı adlı ödüllü bir TV dizisine dönüştürüldü. Yazar, başlangıçta düşüncelerinin özel kalması amacıyla bir günlük yazmaya başladı. Kay, günlüğün yoğun çalışma hayatının getirdiği baskılarla başa çıkma yolu olduğuna inanıyor.

Exeter Üniversitesi tarihçisi Dr Alun Withey, günlüklerin “olağanüstü derecede zengin tarihi kaynaklar”, günlük yaşamın faydalı kayıtları veya unutulmaz kişisel olayların hatırlatıcısı olduğuna inandığını söylerken, yazarın niyeti ne olursa olsun günlüklerin aslında hiçbir zaman özel olmadığını savunuyor. Witney, “Günlük yazmanın oldukça kamusal bir faaliyet olarak uzun geçmişi bir yana, çağdaş zamanlarda bile her zaman özel kalmasının amaçlanmadığını düşünüyorum” diye açıklarken, düzenli yazmanın çaba ve disiplin gerektirdiğini de sözlerine ekledi.