Haber

Goldilocks ve Üç Ayı'nın Hikayesi

Okurlarımız belki bilir, “Goldilocks ve Üç Ayı” adlı meşhur bir çocuk hikayesi vardır. Hikayede ormanda gezerken kaybolan Goldilocks adlı sarı saçlı küçük bir kız çocuğunun boş sanıp girdiği bir evde başından geçenler anlatılır. Goldilocks eve girince masadaki üç farklı kahvaltı tabağından tadar ve küçük tabağı silip süpürür; ardından evdeki...

Okurlarımız belki bilir, “Goldilocks ve Üç Ayı” adlı meşhur bir çocuk hikayesi vardır. Hikayede ormanda gezerken kaybolan Goldilocks adlı sarı saçlı küçük bir kız çocuğunun boş sanıp girdiği bir evde başından geçenler anlatılır. Goldilocks eve girince masadaki üç farklı kahvaltı tabağından tadar ve küçük tabağı silip süpürür; ardından evdeki eşyaları karıştırır, çeşitli boydaki sandalyelere oturup kalkarken küçük olanı kırar. Yataklarda yuvarlanırken birden uykusu gelir ve küçük yatakta uyuya kalır. Aslında ev bir ayı ailesine aittir; Goldilocks’ın afiyetle yediği kahvaltı, kırdığı sandalye ve yattığı yatak da yavru ayınındır. Evdeki eğlenceli saatlerin ardından “tatlı bir rüyaya”dalan Goldilocks uyanıp karşısında üç ayı (anne, baba ve yavru) görünce çığlık atarak ardına bile bakmadan ormana geri kaçar... Neyse artık konuya girelim. Masalları pek seven piyasalar 1995-2000 yılları arasında ne enflasyon yaratacak kadar ısınan, ne de resesyona yol açacak kadar soğumayan yani “rüya” gibi bir ortamda yaşayan ABD ekonomisinin o dönemini “Goldilocks” yani “ideal ortam” olarak tanımlar. Yalnız, o dönemin sonu pek de hayırlara vesile olmamış, ABD ekonomisi “tatlı rüyadan” uyandıktan sonra 2001’de “dot.com” balonunun patlamasıyla resesyona, piyasalar da ayı pazarına girmişti (Goldilocks da karşısında “üç ayı” görünce geç de olsa bir “ayı” evinde olduğunu anlamış ve “ormana” kaçmıştı; çünkü “arsız” davranışlarıyla ayıları epey kızdırmıştı).

Yoksa ABD ekonomisi “Goldilocks” mı yaşıyor… ABD’de son gelen veriler “Goldilocks ve Üç Ayı” hikayesini anımsattı. ABD Merkez Başkanı Bernanke “yakın izlemedeyiz ve ekonomiye daha fazla destek harekete geçmeye hazırız” mesajıyla piyasalara garanti verirken, son gelen makro verilerin ardından ABD’de enflasyon baskısının hissedilmediği ancak resesyona sürüklenecek kadar da ekonominin yavaş tempoda seyretmediği anlaşıldı. Üstelik ek parasal destek de yolda. Özetle, son haftlarda iyice yorulan ABD borsaları “Goldilocks gibi tatlı rüyada” ve bu rüyadan uyanmak istemiyor. Acaba uyanınca Goldilocks gibi karşısında “ayıları” görüp “ormana” mı kaçacak, yoksa “rüya” görmeye devam mı edecek? Bu sorunun cevabını Cuma günü ABD’nin Wyoming eyaletinin küçük bir dağ kasabası olan Jackson Hole’da konuşacak “ak sakallı” Bernanke verecek, olmadı 12-13 Eylül’deki ABD Merkez Bankası (Fed) toplantısından öğreneceğiz. Fed’den yeni parasal destek en az üçte iki ihtimalle son üç haftadır fiyatlanıyor. Hele hele Fed içindeki “açık uçlu tahvil alım önerileri”de dikkate alındığında piyasaları “tatlı rüyadan” uyandırmak istemeyen bilakis “pespembe rüyalar” peşinde koşan “senaristlerin” varlığından söz etmek de yanıltıcı olmayacak.

Özetle yeni tur parasal genişleme yüksek ihtimal görünüyor ancak riske de açık. ABD’de Cumhuriyetçi başkan adayı Mitt Romney’nin hedef tahtasına koyduğu Bernanke, ek parasal genişlemeyi yıl sonuna erteleyen kodlamalar da yapabilir. Kaldı ki tarımsal emtia ve petrol fiyatlarında yaşanan artışların da merkez bankalarının manevra alanını daralttığına şüphe yok. Buna ek olarak Uluslararası Atom Enerji Kurumu’nun Tahran’la yapılan pazarlığın sonuçsuz kaldığını açıklaması üzerine İsrail’in İran’a olası hava saldırısı manşetlere taşındığını görüyoruz. Bakalım ak sakallı Bernanke piyasaların daha ne kadar Goldilocks’ın tatlı rüyasında kalmasını sağlayacak. Yoksa piyasalar tatlı rüyadan uyanacak mı? Bu sorunun cevabı için Cuma’yı beklemek durumundayız.

Yazar: Sertan Kargın