Amerika'da gayrimenkul yatırımı yapmak! Cengiz Bayırlı'dan Tavsiyeler
Amerika’dan ev satın almak pek çok insanın tercih ettiği yatırım aracıdır. Cengiz Bayırlı, başta dolar getirisi olmak üzere sağladığı birçok avantaj nedeniyle Amerika’da ev alan Türklerin arttığını dile getiriyor.
Amerika’da yatırım yapmayı düşünen birçok kişi, “ABD’de ev nasıl satın alınır?”, “Amerika’da gayrimenkul yatırımı güvenli mi?”, “Ev alırken nelere dikkat edilmeli?” gibi sorulara net yanıtlar arıyor. Özellikle son yıllarda Türk yatırımcıların ABD emlak pazarına olan ilgisinin artması, bu soruları daha da görünür hâle getiriyor.
Bireysel ve kurumsal yatırımcıları yurt dışındaki fırsatlarla buluşturan emlak broker şirketi International Realty Group’un (IRG) ortakları Giovanna Guzman ve Cengiz Bayırlı, Amerika’da ev satın alma sürecine dair merak edilen başlıkları ve dikkat edilmesi gereken temel noktaları değerlendiriyor.
Satın alma sürecinde izlenen temel adımlar
Türk yatırımcıların ABD’de gayrimenkul yatırımı için son yıllarda özellikle Florida eyaletindeki Miami’yi tercih ettiğini belirten Guzman ve Bayırlı, satın alma sürecinin planlı ve aşamalı ilerlemesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Bütçenin netleştirilmesi:
ABD’de konut fiyatları eyalet ve şehir bazında ciddi farklılıklar gösterebiliyor. Bu nedenle yatırımcıların ilk aşamada bütçelerini belirlemesi ve hangi şehirde yatırım yapacaklarına karar vermesi gerekiyor.
Profesyonel danışmanlıkla ilerlemek:
ABD’de gayrimenkul satın alma süreci, çoğu zaman bir yatırım danışmanı eşliğinde yürütülüyor. Danışmanlar; uygun mülkün bulunması, süreç takibi ve doğru yönlendirme açısından önemli bir rol üstleniyor. Bu noktada, referansları güçlü ve bölgeyi iyi tanıyan danışmanlarla çalışmak önem taşıyor.
Mülk kriterlerinin belirlenmesi:
Yatırımcılar, danışmanlarıyla birlikte satın almak istedikleri mülkün özelliklerini netleştirerek arama sürecine geçiyor. Bu aşamada farklı platformlar üzerinden yapılan araştırmalar da süreci destekliyor.
Yerinde inceleme:
Fotoğraflar ve ilan bilgileri ilk fikir verse de, mülkün fiziksel olarak incelenmesi karar aşamasında belirleyici oluyor. Yapının durumu, çevresi ve kullanım potansiyeli bu aşamada netleşiyor.
Finansman planlaması:
ABD’de ev alırken tüm bedelin nakit ödenmesi zorunlu değil. Bankalar aracılığıyla mortgage seçenekleri değerlendirilebiliyor. Finansman yapısının doğru kurulması, yatırımın sürdürülebilirliği açısından önem taşıyor.
Satın alma sürecinin başlatılması:
Uygun mülk belirlendikten sonra satın alma süreci resmî olarak başlıyor. Bu aşamada sözleşmeler, kontroller ve gerekli belgeler danışmanlar eşliğinde ilerliyor.
İşlemlerin tamamlanması:
Tüm belgelerin imzalanması ve ödemelerin yapılmasının ardından satın alma işlemi tamamlanıyor ve mülk yatırımcının portföyüne ekleniyor.
Bu adımlar genel bir çerçeve sunmakla birlikte, ABD’de her eyaletin kendine özgü hukuk ve uygulamaları bulunduğu için sürecin uzmanlarla yürütülmesi yatırım riskini azaltıyor.
Amerika’da ev alırken nelere dikkat edilmeli?
ABD’de gayrimenkul yatırımı, doğru analiz yapıldığında yatırımcılar için önemli fırsatlar sunabiliyor. Ancak yatırım öncesinde bazı temel unsurların göz önünde bulundurulması gerekiyor.
Öncelikle, ABD emlak piyasası oldukça geniş ve bölgesel farklılıklar barındırıyor. Aynı eyalet içinde bile fiyatlar, kira getirileri ve talep yapısı değişebiliyor. Bu nedenle yatırım yapılacak bölgenin ekonomik durumu, nüfus hareketleri ve kiralama potansiyeli dikkatle incelenmeli.
Bütçe planlaması da sürecin en kritik aşamalarından biri. Bazı bölgelerde konut fiyatları yüksek seviyelerde seyredebildiği için, yatırımcıların finansal sınırlarını net belirlemesi ve buna uygun alternatifler değerlendirmesi gerekiyor.
Ayrıca yatırımın amacı doğru belirlenmeli. ABD’de gayrimenkul yatırımı; kira geliri elde etmeye yönelik yapılabileceği gibi, uzun vadeli değer artışı hedefiyle de tercih edilebiliyor. Her iki yaklaşımın da avantajları ve riskleri bulunduğundan, karar bu doğrultuda şekillendirilmeli.
Türk yatırımcılar hangi şehirleri tercih ediyor?
Son dönemde Türk yatırımcıların ABD’de özellikle Miami’ye yöneldiği görülüyor. Florida eyaletinin sunduğu yaşam koşulları, ekonomik hareketlilik ve yatırım ortamı, bu ilgide etkili oluyor. Guzman ve Bayırlı, Miami’de farklı segmentlerde geliştirilen projelere yönelik ilginin devam ettiğini ve yatırımcıların hem getiri hem de uzun vadeli potansiyeli birlikte değerlendirdiğini ifade ediyor.
Miami neden öne çıkıyor?
Miami’nin yalnızca turizmle sınırlı bir şehir olmaktan çıkarak daha geniş bir ekonomik yapıya kavuştuğunu belirten Guzman, şehrin son yıllarda hızlı bir dönüşüm yaşadığını vurguluyor. Büyük şirketlerin bölgeye yönelmesi, nüfus artışı ve iş gücü hareketliliği, gayrimenkul talebini destekleyen başlıca unsurlar arasında yer alıyor.
Florida’da eyalet gelir vergisinin olmaması da yatırımcılar açısından önemli bir avantaj olarak görülüyor. Bu durum, net getiri hesaplamalarında Miami’yi öne çıkaran faktörlerden biri olarak değerlendiriliyor.
Giovanna Guzman kimdir?
Giovanna Guzman, Venezuelalı bir baba ve Kolombiyalı bir annenin kızı olarak dünyaya geldi. Boston’da iç mimari ve tasarım eğitimi aldıktan sonra Latin Amerika’nın farklı şehirlerinde edindiği deneyimleri kullanarak Miami merkezli IRG’yi kurdu. IRG, Florida genelinde konut, ticari gayrimenkul ve yatırım danışmanlığı hizmetleri sunuyor.
Cengiz Bayırlı kimdir?
Cengiz Bayırlı, 1992 yılında üniversite eğitimi için ABD’ye giderek Boston Üniversitesi’nden 1996 yılında mezun oldu. Mezuniyetinin ardından Washington D.C.’de Dünya Bankası’nda finansal danışman olarak görev yaptı. 1990’lı yıllardan itibaren Miami’nin emlak ve yatırım potansiyeline odaklanan Bayırlı, bu süreçte Florida pazarını yakından tanıma imkânı buldu. Bugün IRG bünyesinde, yatırım amaçlı gayrimenkuller üzerine çalışmalarını sürdürüyor.