Manhattan’da Bir Uzaylı…

Sarıyer’in çiçeği burnunda genci Fethi, seneler önce, New York'ta binaların tepesini görmek için yere yatılası Manhattan'ın en popüler bölgesinde bir büyük müzikholde...

Ciddi ciddi oturuyor kibarca sohbet ederken pistteki dans edenlere özenip müsaade alıp gruptan dans etmek istedim. Edebildim mi? Hayır. Hangi kızın önünde zarifçe durup ‘Benimle dans eder misin?’ diye sorsam, ‘Bu da nereden çıktı, uzaydan gelen bir yaratık mı?’ diye bakışlarla karşılaştım. Senede bir kez tertiplenen sene sonu okul çaylarındaki dansa davet ve dans ediş kalmış dağarcığımda sadece…

Merakla incelemeye başlamıştım NewYorklu gençleri, gerçekten uzaylı hissettim kendimi, demek ki Boğaziçi’nin Sarıyer’in de yetişmiş olmak onlara göre bilinmez bir insan tipi. Sonunda keşfettim; ayak ayak üstüne atmış bir kızın tabanına dokundum ayağımla, nasıl dokundumsa artık, işaret ettim tam bir emir kipi edası ile… Ve bingo! Kız dansa kalktı.

Hollandalı gençler geldi aklıma, ne kadar farklılardı. Sanki birlikte Sarıyer’de büyümüştük hatta aradığım ve ilk gençlik yıllarımda neyi aradığımı bilemediğim düzeni, güzelliği o ülkede, insan ilişkilerinde bulmuştum fazlası ile...

Bu satırları yazarken düşündüm de dansa davete ne gerek varmış ki, zaten devamlı hızlı dans müziği çalıyor ve baktığında kim kimin karşısında o günlerin figürlerini yapıyor belirsiz. Çık pistte yap figürlerini nasılsa karşında biri görünür…

Aradan sanki yarım asır geçmişti. Bir uluslararası toplantı… Toplantının lideri kadın hem çok güzel giyinmiş, dikkat çekici sade ve şık hem davranışları çok zarif. Toplantı bitiminde vestiyer önünde kadına bir şeyler söyledim, kadın aniden yüksek sesle “İşte! Zarafet bu...” deyince bütün kadınlar etrafına toplanmıştı. Ertesi gün bana bir mesaj “Fethi bey ne dediniz... Ortalık yıkılmış...” Günümüzde kayıplara karışmış demek zarafet, zarif davranışlar…   

Sarıyer’de, Boğaz sahillerinde yetişerek bambaşka güzellikler, zarafet, romantizm, duygusallık, saygılı olma gibi sahip olunan geleneksel değerlerin ne harika olduğunu bugün daha iyi anlıyorum. Özellikle de son on senedir Sarıyerli gençlik, okul ve mahalleden arkadaşlarla hemen her çarşamba öğlen sohbetlerimizde bu olgu daha da kuvvetleniyor ve şükrederek anılarımızla, sohbetlerimizle ruh ve beden sağlığımıza güzellikler katmaya devam ediyoruz.    

İlkokul çağında ilk aşkını (!) tattığını düşlersin, sonraki yıllarında, orta öğretim sıralarında başlarsın ne olduğunu pek bilemediğin içinde yükselen duygularını... Sanırım o devirdeki arkadaşlıkla bugün arasında hiç alaka yok. Mayıs ayını beklerdik koca bir yıl ‘Okul çayları tertiplense de kızları dansa kaldırıp ellerini tutabilsek’ diye... Gelecek çay partisine kadar yeterdi zaten… Hele Sarıyer-Büyükdere arasında piyasa dediğimiz yürüyüşlerde bir kızla tatlı bir şekilde göz göze geldin mi o gözlerin hayaliyle en az üç gece uyku tutmazdı bizleri...

Bugünü ise bilmiyorum, bildiğim genç erkek annelerden işittiklerim ki bunlar bize tam uzay çağından geldiğimizi anımsatmakta! Bugünün terk edilmesi, aşk acısı bile kim bilir nasıldır, var mıdır, belki gençler bir iki yorum yazarsa anlarız. Ne dersiniz gençler, birkaç eski romantik şeyler mi fısıldasam kızların gönlüne girmek için?

Zarafet, kibarlık, samimiyet, açıklık, doğruluk ilk başlıklarıdır güzelliğin. Sizce gençler? Farkındasınız sanırım kızlar anlattıklarının dinlenmesini isterler. Güzel sözler duymak da hoşlarına gider, aslında herkes için geçerli ya… Okuduklarını paylaşman, şiirler okuman onu mutlu edebilir…  

Tabii uygun zamanlarda çiçek vermeyi de ihmal etmek istemezsiniz değil mi? Cömert erkek her anlamda da cömerttir. Parayı hem tutacaksın hem de yerinde harcayacaksın, israf yok.   Cömertlik, kararında güzeldir, iyi hissettirir, kızlar cimrileri sevmez zaten… El falına bakmayı biliyorsan bu sana avantaj sağlayabilir… 

Romantizm, yaşadığımız çağda ne kadar geçerli bilmem. Aşırılık yok, önemli olan zarif ve saygılı olmak. Birisi sana ‘Çok zarifsin’ dediği zaman göreceksin içinde hissettiğin güzel duyguyu. 

Ruhunuz, iç huzurunuz, bakışlarınız güzel olsun. Bir de akılcı beslenin, o da olur.

Her daim sevgi ile sağlıkla yaşamanız ve zarif olmanız dileği ile… 


Etiketler Zarafet Yaşam
Yorumlar
Kalan Karakter 800
Esra Saral Koç
Ahh günümüz gençleri malesef zerafet nedir sorusunun cevabını bilemiyor tarif edemiyor sanki duyguları alınmış.Tabii buna birçok etken var.Yasanmisliklarin o güzel nüanslarını acaba biz mi aktaramıyoruz şimdi okuyunca aklıma düştü anlatmak şart örnek alınacagini düşündügum bir yazı kaleme alan dosta minnetle ...
Zerrin Cev
Bir dönemin yaşantısının hislerinin çok güzel ifadesi Ama acaba yeni kuşaktan biraz da bizim kuşak sorumlu değil mi diye düşünüyorum
Erkan Keskin
Cömertlik ile israf arasındaki ince çizgi .. ne güzel tarif etmişsiniz ..
Cıneyt Çevik
Sarıyerli zarif insan da ,ancak anlatıldığı gibi ,bu kadar olur .Sözün bittiği yer🙏
Nesrin Tezcan
Duygularınızı, tecrübelerinizi dile getirip gençlere ışık olmuşsunuz👍👏
Gülay Tangoze
Feti bu yazındada şu anda orta yaşta olan neslin ne kadar hoş ve zarif yaşantısı olduğuna değinmişsin , keşke şimdi yetışen gençler bu duyguları hissedebilse. Her halde bizler çok şanslı bir dönemde yaşadık. Eline ve yüreğine sağlık bu güzel yazmalarına devam diyorum.
Ceyda Yılmaz
Fethi Bey Merhaba, Gerçekten, nadir ve çok zarifsiniz.. Şimdinin özlemini, umut veren bir kitapta okumuş gibi hissettirdi yazınız.. Kendi adıma teşekkür ederim. Okuyanlara örnek olması dileklerimle.. Kaleminize sağlık. Saygılarımla..
Pınar Timer
Fethi beycim ne güzel ifade etmişsiniz, bırakın erkekleri kadınlarda bile zerafet yok artık.. sizler son mohikanlarsınız😊 kaleminize sağlık...
Ethel Hazar
Fethi Denizmen'i çocukluğumdan beri tanırım Kendisi bende herzaman çocuk ruhunu kaybetmemiş o ender güzel ebeveynlerden olduğunu birkez daha bu yazıyla nazarımda ispatladi.On çok seviyorum ve bu yazılarını cogaltmasini diliyorum. Sevgilerimle,
DAHA FAZLA YORUM GÖSTER